Kategori: Miras Hukuku

Reddi Miras

Reddi Miras


Reddi Miras müessesesini anlatmadan öcne belirtmek gerekir ki, hukuk ekosistemimizde terekenin (mirasın) yasal ve atanmış mirasçılara bırakılmasında Küllli halefiyet ilkesi geçerli kılınmıştır. Bu ilke doğrultusunda mirasçılık sıfatı, mirasbırakanın ölümü veya ölüm ile eşit tutulabilecek bir olay gerçekleştiğinde ilgili kişilere direk geçer. Mirsaçılar murisin malvarlıklarında hak sahibi olacağı gibi murisin borçlarından da kendi malvarlıklarıyla sorumludurlar. İlgili kişiler mirasçılık sıfatı istemeseler, hatta murisin ölümünden bihaber olsalar dahi mirasçılık sıfatını kazanmakta ve murisin borçlarından sorumlu olmaktadırlar.

Reddi Miras Nedir?

Hukukumuzda yukarıda belirtilen durumun mirasçılar açısından sıkıntı oluşturabileceği düşünülmüş ve yazımızın konusu da olan Reddi Miras – Mirasın Reddi müessesesi oluşturulmuştur. Bu sayede ortaya çıkacak sorunların çözülmesine fırsat sağlanmıştır. Medeni Kanun’umuzun 605 ile 618 maddeleri arasında düzenlenmiştir.

Reddi Miras Süresi

Yasal mirasçılar, mirasçı olduklarını öğrendiklerinden itibaren; atanmış mirasçılar ise murisin atama usulünün kendilerine bildirilmesi ile birlikte, 3 aylık hak düşürücü süre içinde reddi miras için sözlü veya yazılı ret beyanında bulunabilirler.

Reddi Miras Nasıl Yapılır?

  • Ret beyanı mirası bırakan kişinin yerleşim yerin de ki Sulh Hukuk Mahkemesi’ne yapılmalıdır.
  • Ret beyanı kayıtsız şartsız olmalıdır.
  • Eğer süre içinde gerekli ret beyanı yapılmaz ise mirasçı, mirası her şekilde kazanmış olur. Bu yüzden bu süreleri kaçırmamak veya geri dönülemez durumlara karışmamak için dikkatli olmakta fayda vardır.
  • Ülkemizde genelde bu gibi durumlarda yas gibi durumlar uzun süreler yaşandığı için bu süreler kaçırılmakta ve sıkıntılar ortaya çıkmaktadır.

Mirasın Reddinin Sonuçları

Mirası reddetmenin sonucunda , mirasçı sıfatına hak kazanan kişi miras ile ilgili olarak hiçbir hak elde edemeyeceği gibi mirasın borçları ile alakalı da hiçbir sorumluluk yüklenemez. Mirasın reddi ile birlikte kendi sahip olduğu miras payı kendi alt soyuna, eğer altsoyu yoksa diğer mirasçı sıfatına hak kazanan kişilere kalır. Örnek verecek olursak; Mehmet hayatını kaybedince geriye kızı Yasemin ve oğlu Bünyamin kalmış olsun. Yasemin mirası ret eder ve kendi evladı var ise miras payı ona geçecektir.
Eğer kendi evladı yok ise miras payı Bünyamin’e geçecektir. Yasemin de mirasın aktifleri üzerindeki haklarını kaybedecek, aynı şekilde mirasın borçları da kendisine yüklenemeyecektir.

Mirasın Reddi Alacaklıdan Mal Kaçırma

Yalnız reddi miras – mirasın reddi kurumunun, hileye uygun bir yapıya sahip olduğu çok aşikardır. Ölmeden önce tüm mallarını kızına devredip, mirasçı sıfatı ile alakalı olanları zarara uğratmayı düşünebilir. Bu durumu düşünen kanun koyucu madde 618’de bu duruma önlem almıştır. “Ödemeden âciz bir mirasbırakanın mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklılarına karşı, ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar.” Bu madde ile kanun koyucu bu soruna çözüm getirmiştir.

Reddi Miras Ölüm Aylığını Keser Mi?

Mirasın reddi ile alakalı bir sorun da ölüm aylığı ile alakalıdır. Reddi miras yapılmasının ölüm aylığını kesmesi gibi bir durum söz konusu olmamaktadır. Ölüm aylığı miras ile alakalı olmadığı için ölüm aylığınn verilmemesi, eksik verilmesi gibi bir durum bulunmamaktadır. Ölüm aylığı demek ölenin sorumluluğunda ki bakıma muhtaç kişilerin açıkta kalmaması adına devletin o kişilere bağladığı aylıktır. Bu ve buna benzer ödemler de aynı şekilde sonuç oluşturmaktadır.

Kimler Reddi Miras Yapamaz?

Eğer ret süresi içerisinde miras işlemlerine uğraşan, mirası gizleyen, miras üzerinde tasarruf oluşturmaya çalışan ilgili mirasçı adayları reddi miras yapamaz. Sürelerin dolmasına engel olmak için dava açılması, ret etme hakkını ortadan kaldırmaz. Eğer murisin açıkça ödemeden aczi belli ise veya resmi olarak tespit edilmiş ise, miras kendiliğinden ret edilmiş sayılır.
Madde 605-Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.
Bu sayede ilgili kişilerin korunması amaçlanmış, açıkça batık olan terekelerin aday mirasçıyı zor duruma düşürmesi engellenmeye çalışılmıştır.

Mirasın Reddi İptal Edilebilir Mi?

Mirasın reddinin iptali kural olarak mümkün değildir. Bu sebeple mirasın reddi yapıldıktan sonra tüm hükümlerini devam ettirir.

Reddi Miras Dilekçesi Örneği

SULH HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİ’NE

DAVACI                :_______________

DAVALI                : Hasımsız.

KONU                  : Reddi miras talebidir.

AÇIKLAMALAR    :

  1. Mirasçısı olduğum ….. tarihinde vefat etmiştir.
  2. Murisin ölümünü müteakip süresi içerisinde murisin mirasını şartsız ve kayıtsız şekilde reddetmekteyim.

HUKUKİ SEBEBLER : HMK, MK ve sair mevzuat.

DELİLLER                 :Nüfus kaydı, gerektiğinde tanık beyanı ve her türlü kanuni delil.

SONUÇ VE TALEP   : Yukarıda belirtilen nedenlerle talebimin kabulü ile muris …………. ın mirasını reddettiğimin tesciline karar verilmesini talep ederim.

Davacı

_____________

Mirasın Hükmen Reddi Şartları

Mirasın hükmen reddi şartları şunlardır;

  • Miras bırakanın ölüm anında borçlarını ödemekten aciz olması,
  • Mirasbırakanın aczinin açıkça belli veya resmen tespit edilmiş olması,

Açıklamak gerekirse, bir önceki kanunda terekenin borca batık olduğu ifadesi kullanılırken yeni kanunumuzda ödemekten aciz ifadesi kullanılmıştır. Ödemekten aciz ifadesi ile borca batık olması ifadesi birbirinden farklıdır. Ödemekten aciz ifadesinde kasıt borçların ödenmesine herhangi bir araç olmaması borcun kapatılamaması anlamına gelmektedir.Reddi miras kurumundan farklıdır.

Diğer ifademiz olan borca batıklıkta ise borcun kapatılma ihtimali hep vardır. Bu yüzden bu ifade değişikliği eski ve yeni kanun arasındaki anlam farkını arttırmış daha isabetli bir noktaya parmak basmıştır. Toparlayacak olursak murisin ölümü anında ortada olan borç çok fazla ve kapatılamayacak durumda ise hükmen reddin ilk şartı olan ‘’ödemekten aciz olma’’ ifadesi gerçekleşmiş bulunmaktadır. ayrıca ödemekten aciz olmak yeterli değildir. Bu durumun yani aczin açıkça belli olması veya resmen tespit edilmiş olması gerekmektedir.

Mirasın Hükmen Reddi Dava Dilekçesi Örneği

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE

DAVACI                :_______________

DAVALI                :_______________

KONU                  : Terekenin borca batık olması sebebiyle hükmen reddedildiğinin ve murisin borçlarından dolayı mirasçı sıfatıyla şahsen sorumlu ve borçlu olunmayacağının tespiti ve tescili istemidir.

AÇIKLAMALAR    : 

  1. Mirasçısı olduğum ….. tarihinde vefat etmiştir.
  2. Murisin vefat tarihinde herhangi bir malı bulunmamaktadır. Ayrıca ….. icra dairesi icra takip dosyaları ile de borçlu durumdadır.
  3. Murisin vefatı ile alacaklılar mirasçı olarak tarafıma takibe geçmişlerdir.
  4. 3 aylık reddi miras süresi tarafımca kaçırılarak zamanında reddi miras davası açılamamıştır.
  5. Malvarlığı tespiti yapılarak ve borç tespitleri yapılarak terekenin batık durumda olduğu tespit edilmesi gerekmektedir.
  6. Mirasın hükmen reddi için bir süre öngörülmemiştir. Murisin ölümü tarihinde ödemeden aczi bellidir

İlgili Müdürlüklere müzekkere yazılarak beyanlarımızın doğruluğu tespit edilebilecektir.

HUKUKİ SEBEBLER : HMK, MK ve sair mevzuat.

SONUÇ VE TALEP   : Yukarıda belirtilen nedenlerle talebimin kabulü ile;

  1. ……. esas nolu takiplerin dava sonuna kadar durdurulması hususunda İHTIYATİ TEDBİR verilmesine,
  2.  Muris …….. in TEREKESİNİN BORCA BATIK OLDUĞUNUN tespitine
  3. …….. açısından MİRASIN HÜKMEN REDDİNE karar verilmesine,
  4. Yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ederim.

Davacı

_____________

Miras Payları

Miras Payları


Miras payları konusunu belirtmeden önce, miras hukukunda miras mal paylaşımı sırasında iki tür yasal mirası düzenlenmiştir. Bunlar yasal mirasçı ve atanmış mirasçı türleridir.

Yasal mirasçı, kanun hükmü gereği mirasçı olan kişidir. Yasal mirasçı miras bırakanın iradesine bağlı değildir. Miras bırakanın ölümü neticesinde doğrudan oluşan bir miras hukuku statüsüdür. Yasal mirasçılar, miras bırakanın kan hısımlar, evlatlığı ve alt soyu ile sağ olan eşidir.

Atanmış mirasçı, miras bırakanın iradesine dayanan, kendi özgür iradesi ile mirasın belirli bir kısmını veya tamamını bir kişiye bırakmasıyla mirasa hak kazanan kişidir. Miras Payları hesalamak için öncelikle zümre sistemini anlamak gerekmektedir.

Zümre (Derece) Sistemi ile Mal Paylaşımı

Medeni Kanun’da kan hısımlarının yasal mirasçı olmasını zümre (derece) sistemi belirler. 3 dereceli bir sistem mevcuttur. Kan hısımı olarak mirasçı olabilmek için bu üç zümreden birinde yer almak gerekir.
Sistemin özellikleri şunlardır;

  • Eğer önceki zümrede mirasçı var ise sonraki zümrenin mirasçı olmasını engeller. Örnek olarak 1. Zümrede kanuni mirasçılık hakkına sahip bir çocuk var ise 2. Derecede mirasçılık hakkına sahip anne veya baba mirasçı olamaz.
  • Zümre içinde öncelikli sıradaki mirasçı, bir alt sıradaki mirasçının mirasçılığını engeller.
  • Zümre başları hayatta ise alt soyları mirasçı olamaz.

Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır ve Miras Payları?

Zümre sistemi gereği mal paylaşımına birinci dereceden başlanır. Eğer ilk derece mirasçı yok ise sıra ile ikinci ve üçüncü derece mirasçılar arasında paylaşım yapılır. Mirası bırakan kişinin eşi her derece ile birlikte belli oranlarda miras hakkına sahiptir. 3 tane zümre kabul edilmiştir.

Birinci Zümre Yasal Mirasçılar ve Miras Payları

Miras bırakanın altsoyudur. Altsoy, miras bırakanın çocukları, torunları ve bu kişilerden doğanları kapsar. Miras bırakanın çocukları zümrenin başı kabul edilir. Çocuklar miras üzerinde eşit şekilde hakka sahiptir. Çocukların muristen önce ölmüş olması ihtimalinde ölen çocuğun miras payı aynı şekilde kendi mirasçılarına geçer. Ancak burada bir istisna mevcuttur. Yasal mirasçılık kan esasına dayandığından ölenin eşi veya evlatlığı mirasçı olamaz.

İkinci Zümre Yasal Mirasçılar ve Miras Payları

Miras bırakanın ana ve babasıdır. Anne ve babanın mirasçı olabilmesi için ilk derece de mirasçı olmaması gerekmektedir. Anne ve baba eşit paylara sahiptir. Eğer anne ve baba muristen önce ölmüş ise bu durumda bunların altsoyları mirasçılık hakkına sahip olacaktır. Yani murisin kardeşleri mirasçı olacaktır. Eğer anne veya babanın mirasçıları yok ise miras diğer tarafa kalacaktır.

Üçüncü Zümre Yasal Mirasçılar ve Miras Payları

Miras bırakanın büyük anne ve büyük babasıdır. Ancak bu kişilerin mirasçı olabilmesi için birinci derece ve ikinci derecede mirasçı olmaması gerekmektedir. Murisin ölümünden önce büyükanne ve büyükbabanın ölmesi durumunda bunların altsoyu olan çocukları( amca, hala, teyze ve dayı) ile onların altsoyları miras hakkına sahip olacaklardır. Ancak murisin eşi sağ ise ve zümre başlarının tümü ölmüş ise(büyükanne ve büyükbaba) , sadece zümrenin başı olan kişilerin çocukları mirasçı olabilirler. Eğer bu kişiler de ölü ise bunların altsoyunun mirasçılığı engellenir, sağ olan eş tek başına mirasçı olur.

Zümre Başı Nedir?

Zümre başı, tereke paylaşımı sırasında her zümredeki ilk miras hakkına sahip kişidir. Eğer zümre başı hayatta ise altsoyu mirasçı olamaz. Birinci zümrenin başı murisin (miras bırakan) çocuklarıdır. İkinci zümrenin başı murisin anne babasıdır. Üçüncü zümrenin başı ise büyükanne ve büyükbabadır.

Evlilik Dışı Çocukların Miras Payları ve Mirasçılığı

Evliliğin dışında doğmuş çocukların baba tarafından mirasçı olabilmeleri için soybağı kurulmuş olması gerekir. Soybağı hakim kararı veya tanıma ile kurulabilir. Soybağı kurulduktan sonra, bu çocuklar baba tarafından evlilik içi doğmuş gibi mirastan pay alırlar.